Too big to fail’de 2008
yılında ekonominin çöküşünü ve Hazine Bakanlığı ile New York borsa merkezi
arasındaki gizli anlaşmaları ve bu anlaşmaların ekonomiyi nasıl daha da kötü
hale getirdiğine değinilmiş. Filmin odak noktası konumunda Amerikan Hazine
Bakanlığı’nda o dönem görev alan Henry Paulson var. Klasik Hollywood yapımı
olmaktan öte gerçekleri tamamen yansıttığı düşünülen bu filmde olayların
kurgulanışı ve karakterlerin üstlendiği roller özenle ve büyük bir uğraşla
hazırlanmış gibi.
Filmin başlarında
Lehman Brothers’ın iflasını açıklamasına neden olan gelişmeler ele alınmış. Daha
sonraları Henry Paulson’ın yanlış kararlarıyla ekonominin çöküşünü hızlandırışı
ve dünyanın en büyük sigorta şirketi olan A.I.G şirketinin zarar vermeye
başlamasıyla durumun ciddiyetini anlaması ve çöküşün durdurulması için daha
kapsamlı bir kurtarma ya da kendi değimiyle kurumsal yardımın gerekliliğinin
farkına varması yer alıyor.
Lehman Brothers’in
iflasının önüne geçmek için önce H. Paulson sermaye artırımında bulunması için Bay
Fuld’a baskı yapıyor. Ancak elinde para bulunmayan şirket zaten bunu
gerçekleştiremeyecektir. Süreç ilerlerken Warren Buffett’ten yardım isteme
fikri ortaya atılıyor ve buradan da sonuç çıkmıyor. İngiltere’nin en büyük
ticaret bankası Barclays’da fiyatı çok yüksek bulduğu için geri adım atıyor.
Kötü giden durumdan haberdar olduklarını ve bu durumu gidermek için ellerinden
geleni yapıyormuş gibi göstermek amacıyla şirketin önemli iki ismi Erin Callan
ve Joseph Gregory Lehman Brothers şirketinden kovuluyorlar. Daha sonra Koreliler
ile bir pazarlığa oturan Fuld ve ekibi bu girişimden de başarısızlıkla
ayrılıyor.
Fuld “Lehman Brothers
bir Bear Stearns değil. Bizim büyük bir işimiz var. Emlak geri dönecek. Bu
şirketi kimseye vermiyorum.” Bu sözler dik başlı olan Fuld’un şirketini ucuza
bırakmak istemediğini ve emlak sektörünün tekrar eski haline gelip şirketin
eski gücüne kavuşacağına inancının tam olduğunu gösteriyor.
Piyasa Fannie ve
Freddie’nin kamulaştırılmasından sonra Lehman Brothers’ın da aynı şekilde
kurtarılacağını beklerken H. Paulson daha çok özel sektör çözümü üzerine
çalışmayı yeğliyor.
Meril Lynch Amerikan
yatırım bankasının Bank of America’ya satılması Lehman Brothers’ın yalnız
bırakıldığını ve tek çıkar yolunun Barclys’da olduğunu gösteriyor. Barclyas ile
tam anlaşıldı derken denetleme kurulu bu satın almaya onay vermiyor ve tekrar
başa dönülüyor.
“TARP planı : Troubled
Asset Relief Program
(Zordaki Yatırımları
Rahatlatma Programı) T.A.R.P.
*Biz böyle diyoruz. *Bu
senin önergen mi? *Konu zaten açık durumda. *Burada sadece üç sayfa var. *Bir
şeyler mi kaybettim? *Hayır. *Sadece aceleyle boş bir çek istiyorlar. *Hepsi
bankalar için. *Evini kaybeden sıradan vatandaş için bir kuruş yok mu? *Bu
hurda öneriyi görmezden geleceğim. Sadece bankalar için senin içinde. *Bizden
700 Milyar doları sana verip güvenmemizi mi istiyorsun? *Bunun geldiğini nasıl
göremediniz? *Eğer kasedi geri sarmak isterseniz yaparız. Ama şimdi elimizde
olmayan tek şey zaman. Piyasayı rahatlatmak için bu akşam duyurmamız gerekiyor.
Haftaya da yasanın geçmesi gerekiyor.
***Ben bütün akademik kariyerimi büyük buhranı
inceleyerek geçirdim. Büyük buharının başlamasının nedeni borsanın çöküşüydü, ama
genel ekonomide yaptığı etki kredi bozulması oldu sokaktaki vatandaş borç para
alamaz hale geldi hiçbir şey yapamaz hale geldi ne ev alabildi, ne iş açabildi,
ne de raflarını dizebildi. Kredi modern ekonomi yaratma imkanı var, ama kredi
eksikliği ekonomiyi yok etme gücü var, ani ve kesin bir şekilde. Eğer cesur ve
hızlı bir şekilde harekete geçmezsek, 1930 büyük buhranını yeniden yaşarız, ancak
bu sefer çok daha kötü olur. Bunu şu anda yapmazsak Pazartesi bir ekonomimiz
olmayabilir. “
***TARP planı Paul Robin Krugman konuşana kadar
ciddiye alınmıyor. Ancak ondan sonra bu plan devreye giriyor. Bankalara verilen
250 milyar doların gerçekten bankalar tarafından kredi olarak yatırımcılara
verilip verilmediği ise aşikâr, krizin daha da yayılmasına neden olduğu da bir
gerçek.
Görüldüğü üzere 2008
yılı insanların hayatını tam anlamıyla etkilemiş ve bir daha eskisi gibi
olamayacak kadar kötü bir duruma getirmiştir. Kapitalist bir sistem her zaman
krizlerle beslenir. Doğasında vardır. Kapitalist sistem krizler üzerine
kuruludur ve bu sistem hayatımızda var olduğu sürece zenginlerin daha da zengin
yoksullukla mücadele edenlerin ise artık yok olma sürecine gireceğini
unutulacaklarını görmemek için çoğunluğun yaptığı gibi at gözlüklerimi
takıyorum ve sistemin kölesi olmaya devam ediyorum.